Mustafa BALBAY


30 milyon imza...

30 milyon imza...


 

 

Siyasi tarihimizin en pusulu ve pusulalı günlerinden geçiyoruz. Geçen haftadan bayram haftasına yansıyan gündem çok sıcak bir nisan ayını yaşayacağımızı gösteriyor.

 

 

Pusulu diyoruz, iktidarın kendini korumak için ne zaman ne yapacağını kestirmek olanaksız.

 

Pusulalı diyoruz, millet kaderine yön vermek üzere fiilen liderliği ele aldı, attığı her adımın devamında daha ötesini arıyor.

 

Cumartesi günü gerçekleştirilen Maltepe mitingi bu bağlamda sonuç değil, başlangıçtı.

 

İktidar, 12 yıl önceki Gezi eylemlerinden suç üretmek için çıtayı sürekli yükseltti ama altında kaldı. Gezi’den korku üretmek isterken tersi bir durum oluştu. Saraçhane’de 20 yaş altı bir genç grubuyla sohbet ederken sorduk:

 

- Öğrenci misiniz?

 

Biri hemen atıldı:

 

- Öğrenci değil, Gezi’ciyiz!

 

O genç 2013’te muhtemel ilkokuldaydı!

 

***

 

CHP Genel Başkanı Özgür Özel cumartesi günü bayramlık ağzını açtı, Erdoğan’a özel turp tarifleri verdi. Bu hafta da doğal olarak bayramlaşmadan çok eylemleşme içinde!

 

23 Mart günü yurttaşların kendiliğinden gerçekleştirdiği sandık patlaması önümüzdeki seçimlerin de öncüsü!

 

AdAkbank

25.000 TL Taksitli Avans Fırsatından Yararlanmak İçin Hemen Başvurun

Anında Onaylı Axess Kredi Kartı

İlk Kez Axess'e Başvur, %0 Faizli Taksitli Avans Fırsatını Kaçırma

25.000 TL Taksitli Avansı Hemen İnceleyin

%0 Faizli 25.000 TL'ye Varan Taksitli Avans İçin Axess'e Başvurun

İlk Kez Axess'e Başvur, %0 Faizli Taksitli Avans Fırsatını Kaçırma.

23 Mart geleceğin habercisidir!

 

Bütün mesele süreci yönetmek. Şu ana kadar ana hatlarıyla iyi yönetildiğini söyleyebiliriz. Birkaç günlük duyuru ile 15.5 milyon oya ulaşıldığına göre şimdi öne konan hedefi gerçekleştirmek içten bile değil:

 

İmamoğlu için 28 milyon imza!

 

Erdoğan’ın 28 Mayıs 2023’te aldığı 27 milyon 800 bin oya gönderme olarak belirlenen bu hedefe ulaşmak mümkün.

 

Toplumda siyasi partiler üstü bir siyasal bilinç oluştu. Bir başka deyimle siyasi parti ayrılığı var ama siyasal amaç ayrılığı yok. 30 Ocak 2025’te Çağlayan Adliyesi’nde verdiği ifadeden sonra 13 partinin temsilcisi İmamoğlu’nun otobüsünün yanındaydı. Bugün o birliktelik çok daha güçlü.

 

Bazen koşullar öngörülmeyen sorumluluklar verir. CHP’nin açılımını şöyle yapmak da mümkün:

 

Cumhuriyet Herkes Partisi!

 

Cumhur İttifakı tarafından dışlanan, adeta düşman ilan edilen ama teslim olmayıp direnen herkes CHP’nin çektiği lokomotife bakıyor.

 

Cumhurbaşkanı adayı tutuklanan CHP, bir yandan milletin içinde çoğalıyor bir yandan İmamoğlu’nun büyümesinden payını alıyor.

 

***

 

CHP işte bu tabloda olağanüstü kurultaya gidiyor. Kurultayın başlıca hedefinin İmamoğlu için toplanacak imza sayının 30 milyonu bulmasını sağlamak olacağını düşünüyoruz. Devamındaki soru şu:

 

 

30 milyon imza nasıl yönetilecek?

 

Bunun için olağanüstü kurultayın topluma şunu dedirtmesi gerekiyor:

 

CHP ülke sorunlarına hâkim, iktidarı devralmaya hazır!

 

Bunun iki ayağı var:

 

Kadro, strateji!

 

İktidar medyasının döne döne atmaya hazırlandığı, “CHP’de iç kavga” manşetinin panzehiri güçlü bir kadro vitrini.

 

Strateji için öncelikle AKP gerçeğinin halka iyi anlatılması gerekiyor. Kaderin çivesine bakın ki bütçenin hesabını vermeyen, örtülü ödeneği 10 yılda yüzde 1500 arttıran, beş müteahhide milyarlarca lira vergi avantajı sağlayan iktidar CHP’li belediye ihalelerinden suç çıkarıp başkan tutukluyor. Diplomasızlar 30 yıllık diplomada eksik arıyor.

 

Şimdi milletin içinde çoğalma zamanı. 30 milyon imza toplumun bütün kesimlerine ulaşmak demek. Meydanları dolduran milyonların, imza sayfalarını da doldurması, devamında sandıkları doldurması demek.