Kayıt dışı ekonomi, milli gelir hesaplarına yansımayan veya eksik yansıyan ekonomik faaliyetlerdir. Bu faaliyetler , kaçakçılık, kara para şeklinde olabilir. Buna yeraltı ekonomisi de deniliyor. Devletin görevi bu gibi yeraltı ekonomisine engel olmaktır.
Vergi dışılık,vergiye esas ancak beyan edilmeyen üretim ve ticaret şeklinde olabilir. Kayıt dışı istihdamda aynı şekildedir. Devletin görevi bunları kontrol etmek ve bunlardan vergi almaktır.
Dünya Bankası verilerine göre Türkiye de kayıt dışı ekonominin GSYH’ ya oranı yüzde 31’dir. TÜİK verilerine göre 2023 kayıt dışı istihdam oranı da yüzde 26,1’dir.
Ödemeler dengesinde gösterilen ve fakat kaynağı belirsiz döviz giriş ve çıkışları, kara paradır.
Aşağıdaki tablo ödemeler dengesinde kaynağı belirsiz döviz girişi ve çıkışının, ne kadar yaygın olduğunu gösteriyor. Söz gelimi;
- 2022 yılında Türkiye de cari açık 48,8 milyar dolardır, net hata ve noksan kaleminden döviz girişi 28,8 milyar dolardır. Demek ki cari açığın yüzde 60’ ı kaynağı belirsiz döviz girişiyle finanse edildi.
- 2024 yılında cari açık 9,973 milyar dolardır. Net hata ve noksan kaleminden kaynağı belirsiz döviz çıkışı daha yüksek , 13 milyar 017 milyon dolardır. Döviz kaybımız cari açıktan daha fazladır.
Net hata ve noksan kalemi, hesap hatalarından ve gecikmeli döviz giriş ve çıkışlardan olabilir. Ancak bu kadar yüksek olmaz.
MB verilerinden Türkiye ‘ye kara para girişinin ve çıkışının kolay olduğu anlaşılıyor. Bu da güven sorunu yaratıyor.
Ayrıca grafikte net hata ve noksan kaleminin ne kadar oynak-zig-zaglı olduğunu gösteriyor.
2006 yılı ile 2024 yılları arasında net hata ve noksan kaleminden kayıt dışı yoldan Türkiye ye;
- 81 milyar 410 milyon dolar girmiş ,
- 84 milyar 283 milyon dolar çıkmış.
Bu bizim kambiyo sistemimizin kevgir gibi olduğu imajı yaratmaz mı?
Ayrıca böyle bir ekonomi kırılgan olmaz mı ?
2022 yılında Türkiye ye net hata ve noksan kaleminden giren 28 milyar 821 milyon dolar döviz, içte ve dışta, Türkiye seçim öncesinda cari açığın finansmanı ve döviz sorunu yaşamamak için , döviz girişine izin verdi şeklinde yorumlandı.
Söz gelimi ; İngiliz Financial Times gazetesine konuşan ekonomist Liam Peach, “2022’de Türkiye’de ödemeler dengesindeki açıklanamayan döviz girişlerinin döviz ve altın satışından, hizmet ticaretinin yanlış kaydedilmesinden veya kaçakçılıktan doğmuş olabilir. Eğer bu açıklanamayan sermaye akımları geri çekilir ise Türkiye’nin düşük rezerv seviyesinin tekrar dikkat çekeceği bir kırılganlık ortaya çıkabilir.’’ demişti.
Türkiye’nin doğrudan yabancı yatırım sermayesini teşvik etmesi ve sıcak paraya kontrol getirmesi gerekir.
İMF öncesinde, sermaye akımı dalgasına maruz kalan bir ülkenin , öneyici olarak sermaye hareketlerini kontrol edebileceğini önerdiği halde, 2022 yılında bu görüşünde güncelleme yaptı.
- Varlık -yükümlülük stokunda para birimi uyuşmazlığı olursa;
- Ulusal veya uluslar arası güven sorunu olursa,
sermaye kontrolü yapılabileceğini söylüyor.
Mamafih, İzlanda 2008 yılında ekonomik krizden en çok etkilenen ülkelerden biri oldu. Ülke IMF önerisi ile sermaye kontrolleri uyguladı.
2013 -2015 arasında Güney Kıbrıs, bankacılık krizi sırasında sermaye kontrolleri uyguladı.
2015 -2019 yılları arasında Yunanistan’da kriz sonrasında sermaye kontrolü uyguladı.
2019 yılı sonunda, Arjantin para birimi pesonun aşırı değer kaybının önlemek için sermaye kontrolü getirdi
Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün (Transparency International) yayımladığı 2024 Yılı Yolsuzluk Algı Endeksi sonuçlarına göre, Türkiye 34 puan alarak 107. sırada yer aldı. Önceki yıla göre sırası değişmedi.
Oysaki Bakan Şimşek, "Dünyada yolsuzluk yaygın. Türkiye de bundan istisna değil Göreve geldiğimizde Türkiye uçurumun kenarında idi. Ancak yolsuzlukla mücadele alanında çok önemli ilerleme kaydedildi” demişti.
Yolsuzluk algı endeksinde “Yolsuzluk dünya genelinde otokrasilerin güçlenmesine, bazı aktörlerin yasadışı zenginleşmesine ve demokrasinin zayıflamasına yol açmaktadır. Kompleks uluslararası kara para aklama ağları tarafından desteklenen büyük çaplı yolsuzluklar, tüm dünyadaki yönetimleri tehdit etmektedir’’ deniliyor.
Öte yandan, 2024 yılında Türkiye'de kayıt dışı istihdam oranı yüzde 26,3 oldu.
- Yüksek enflasyon ve işsizlik, kayıt dışı istihdamı zorluyor.
- İstihdam ve vergi yükü yüksektir, işvereni zorluyor.
- Tarım sektöründe, özellikle aile işletmelerinde, sosyal güvenlik sistemine kayıtlı olmayan çalışanların oranı yüksektir.
- Suriyeliler ve Afganların kayıt dışı çalışmasına göz yumuluyor.
Yeraltı ekonomisi, kayıt dışı ekonomi, kara para, yolsuzluk hem piyasada haksız rekabet yaratır. Güven sorunu doğurur. Ekonomide kırılganlık artar. Doğrudan yabancı yatırım sermayesi girişini engeller. Ekonomik ve sosyal istikrarı ve ahlakı bozar.