Murat AĞIREL

Tarih: 28.01.2025 16:48

Milyon dolarlık ‘zimmet’

Facebook Twitter Linked-in

 

İnsani değerleri, insan sevgisini ve toplumsal barışı temsil eden Yunus Emre isminin verildiği ve Kültür Turizm Bakanlığı’na bağlı bir vakıfımız var. Yunus Emre Vakfı ve bağlı kuruluş Yunus Emre Enstitüsü. 

 

 

Bütçesi, halkın alın teri ile oluşturulan bir vakıf. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, vakfın tabela şirketlerinden alınan naylon faturalarla zarara uğratıldığı yönündeki suç duyurusu üzerine soruşturma başlatmıştı.

 

Vakfın eski başkanı firari şüpheli Şeref Ateş’in oğlu E.A. ve 11 kişi yakalanıp, gözaltına alınmış ve gözaltına alınan 11 şüpheliden 8’i tutuklanmıştı. 

 

Konu hakkında ayrıntılı bilgi almak için araştırmaya başladım. Adliye, SGK, Maliye Bakanlığı, vakfın çalışanları ile konuştum. Suç duyurusuna da ulaştım. 

 

Karşıma ilk başta Yeniçağ gazetesinden Fatih Ergin’in yazısı çıktı. Ergin’in Ocak 2023 tarihli yazısı çok kapsamlı. Birçok firma ismi var ve çok ciddi iddialar mevcut. Vakıf içerisinde yaşananlar ile ilgili bakanlık ve vakıf yönetiminin müfettiş tayin edip rapor hazırlatılmış ve müfettiş büyük bir yolsuzluk tespit etmiş. 

 

Vakfa bazı firmalar tarafından kesilen faturaların sahte olduğu, kesilen sahte faturalar toplamının 19 milyon dolar olduğu tespit edilmiş. 

 

Bakın, vakfa fatura kesen firmalar aynı kişiler ve bu kişilerin akrabaları tarafından kurulmuş firmalar aynı adreslerde kurulmuş. 

 

Vakıf başkanı, vakfa tahsis edilen doğrudan alım miktarını aşmamak ve ihale koşullarına takılmamak için alımları parçalara bölmüş. 

 

Bakın Vergi Denetim Kurulu kaynaklarından aldığım bilgiye göre vakfa fatura kesen şirketlerden biri 23 Haziran 2021 tarihinde kuruluyor. Kuruluşundan sadece iki hafta sonra vakfa fatura kesiyor. Firma yeni kurulmuş olmasına rağmen çay bardağından fotokopi kâğıdına, oturma grubundan ok ve okçuluk malzemeleri gibi kalemleri satmış. 

 

Hyundai i20 ile şehri keşfetmeye hazır mısın?

Sportif tasarımıyla Hyundai i20.

Hyundai

BİR ZARF 15 TL

Bir ajanstan 2023 yılında kahve ve ahşap kutu için tasarım çizimi yaptırılmak istenmiş. Teklifler alınmış göstermelik. Alınan tekliflerden bir reklam ajansının teklifi kabul edilmiş, kabul edildikten 10 dakika sonra reklam firması vakfa fatura kesmiş. 

 

Bir firmadan 2021 yılında baskısız A4 zarfı alınmış tanesine 15 TL verilmiş. 

 

2024 yılında Brüksel’de “Coğrafi işaret zirvesi” gerçekleşecek denilmiş ve enstitü başkanlığına 5 milyon harcama yetkisi verilmiş. Şeref Ateş’in oğlunun kurucusu olduğu firmalardan aynı adreste faaliyet gösteren firmalardan teklif alınmış ve nihayetinde bu firmalardan biri ile anlaşılmış. Kuruma 6 milyon fatura kesilmiş ve ödenmiş. Ancak Brüksel’de böyle bir etkinlik yapılmamış. 

 

Bir tane daha anlatayım. 

 

Suriye’de Afrin ve El Bab’da bulunan binaların tadilat ve tefrişat işleri için “Maksal” isimli bir firma ile anlaşılmış. İhale düzenlememek için doğrudan harcama miktarını da aşmamak için alımlar parçalara bölünmüş. Firma, Yunus Emre Enstitüsü’nün El Bab, Afrin ve Azez’de ki binalarının tadilatı için güya; 376 ton inşaat demiri, 1003 metreküp hazır beton, iş makinesi kiralanması adı altında 41 adet fatura kestiği tespit edilmiş. Gelin görün ki aynı firmadan okçuluk malzemesi alımı da gerçekleştirilmiş. 

 

Yapılan tespitlerde tüm işlemlerin gerçek olmadığı tespit edilmiş. Ne sevk irsaliyesi ne Suriye’ye giden firma yetkilisi ne de sevk edilen bir ürünün olduğu görülmüş. Maliyet hesabı için teklif veren firmaların yine kuruma sahte fatura kesen firmalar olduğu, çoğunun aynı adreslerde olduğu tespit edilmiş. 

 

 

Y.İ’nin sahip olduğu YCL diye bir firma var. Bir de aynı kişilere ait Bestekar adlı firma var. Bakın bu şahıs firması, SGK kaydına göre oto yıkama firması! 2 ay içinde 1 milyon 300 bin dolar sahte fatura kesilmiş. 

 

Şeref Ateş’in oğlu E.A’nın kurucusu olduğu firma bir süre sonra isim değiştirmiş, 3 gün sonra vakıfa uçak, konaklama, toplantı-temsil ağırlama vb. harcaması adı altında 52 milyon TL fatura kesmiş. 

 

Bakın SGK kayıtlarına göre bu firmanın çalışanı bile yok. THY’den kesilen biletlere yüzde yüz fark koyarak kesilmiş faturalar. 

 

Vakıfta 60 bin TL maaş ile çalışan M.Ç’nin Bodrum Yalıkavak’ta 70 milyon değerinde villa, Ankara’da arsalar ve taşınmazların olduğu tespit edilmiş. 

 

Vakıf yöneticisi Şeref Ateş’in Almanya’da 10 tane dairesinin olduğu ihbar edilmiş. 

 

Bakın dostlar toplam 19 milyon dolar sahte faturadan bahsediyoruz. 

 

Özetle, iddialara bakacak olursak bir vakıf aracılığıyla milyonlarca dolar “hortumlanmış” ve zimmete geçirilmiş. Son dönemde karapara, naylon fatura vb. bu tür iddiaların artmış olması da ayrıca incelenmesi gereken konulardan bir tanesi. 

 

Yunus Emre Vakfı özelinde yaşananlar sadece buz dağının görünen yüzü olabilir. Mutlaka benzer uygulamaları az ya da çok yapan yerler vardır. Devletin denetimini artırıp vatandaşın verdiği vergilere, parasına sahip çıkması gerekir.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —