Trump’ın “Filistinliler Gazze’yi boşaltsın” sözleri, sadece İslam dünyasına değil, bütün dünyaya kabadayılık yapmaktır.
Bilindiği gibi Trump, Grönland’a el koyacağını, Kanada’yı ABD’nin eyaleti haline getireceğini, Panama’yı da ABD’ye katacağını, Meksika Körfezi’nin artık Amerikan Körfezi olarak anılacağını söyledikten sonra, Gazze’nin çok güzel bir yer olduğunu, buradaki Filistinlilerin, Mısır ve Ürdün’de yapılacak konutlara taşınması gerektiğini ve bunu sağlayacağını bildirdi! Trump, son olarak Filistinlilerin başka ülkeler de gidebileceğini söyledi.
Benim yorumum “Bütün bunlar, ABD’nin, mevcut uluslararası düzeni tamamen rafa kaldıracağına dair bir hazırlık içinde olduğunu gösteriyor. Tabii böyle bir durumda, Birleşmiş Milletler’in de tarihe karışacağı anlaşılıyor.” şeklindeydi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da nihayet, ABD Başkanı Donald Trump'ın Washington'un Gazze Şeridi'ni devralmasını ve Filistinlilerin Gazze'den ayrılmasını öngören planını eleştirerek “uluslararası hukukun üstünlüğünün artık görmezden gelindiğini” vurguladı.
Sputnik’in haberine göre Lavrov, “Bu tutumla uluslararası hukukun üstünlüğü kültürü reddediliyor. BM Güvenlik Konseyi'nin kararları iptal ediliyor. Bu eğilim devam edecek" dedi.
Lavrov, Trump'ın Gazze planının, uluslararası hukuk normlarını ortadan kaldırma eğilimiyle bağlantılı olduğunu ve bunun özellikle Ortadoğu'daki konularda uygulandığını da belirtti.
Lavrov, Trump'ın Ukrayna’nın NATO’ya katılma isteğini bir hata olarak nitelemesini de yorumladı ve "İlk kez Batılı bir lider, böyle bir açıklama yaptı ve bunu memnuniyetle karşılıyoruz.” dedi.
***
Trump’ın, uluslararası hukuk normlarını sadece Gazze’de, Somali’de, Afganistan’da, Irak’ta, Libya’da, Yemen’de ve Suriye’de değil, Kanada’da, Grönland’da Panama’da ve Meksika Körfezi’nde ortadan kaldıracağı anlaşılıyor... Sıra Avrupa’ya da gelecek...
Trump’ın Gazze konusundaki açıklamalarına Mısır ve Ürdün’den sonra Türkiye de tepki gösterdi hatta Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Trump'ın Gazze planı ile ilgili "Tehcir meselesi ne bölgenin ne bizim kabul edebileceğimiz bir durum. Bunu düşünmek bile abesle iştigal. Tartışmaya açılması bile yanlış." ifadelerini kullandı.
Fransa Dışişleri Bakanlığı açıklamasında da “Gazze halkının zorla yerinden edilmesi uluslararası hukukun ihlali ve Filistinlilerin meşru taleplerine yönelik bir saldırı demektir. Fransa, işgal altındaki Batı Şeria'nın da tek taraflı ilhakına karşı çıkmayı sürdürecektir” denildi.
Tabii karşı çıkmak iyi de Trump’ı veya ABD’yi bu tepkiler durdurmaz.
Uluslararası hukuk normları, ancak ABD ile aynı oranda bir güç gösterisiyle korunabilir ama Çin ve Rusya, böyle bir politika izlemekten çok uzak görünüyor...
Zaten ABD ve Rusya orduları, ikinci dünya savaşı sonrasında Berlin’de buluşmuş, bulundukları konumları esas alarak Berlin’i ve Almanya’yı ortadan ikiye bölmüş ve İngiltere ile birlikte, Yalta’da dünyayı nüfuz alanları olarak paylaşmıştı.
Suriye’de bile ABD ve Rus savaş uçaklarının her uçuşu karşı tarafa bildiriliyordu...
ABD, şimdi Kanada ve Grönland’daki doğal servete el koymaya karar vermiş, Afganistan, Irak ve Suriye’yi çökerttikten sonra İsrail’i büyütmenin planlarını hazırlamış görünüyor...
***
Süreç, 14 ay önce Hamas saldırısı ile başladı!
Emekli general Nejat Eslen, “Hamas içinden bir grubun İsrail'e saldırısının makro bir planın parçası olabileceği konusunda şüpheler artıyor. Hamas'ın saldırısı İsrail'e askeri harekât imkânı sağladı. Elli bin Filistinli öldürüldü. Gazze bombalarla yıkıldı. Gazze harap oldu. Trump şimdi bu durumu gerekçe göstererek; Gazze'ye el koymak; Filistinlileri Gazze'den çıkarmak istiyor. Böylece hem İsrail Gazze'yi ele geçirerek genişleyecek. Hem de Gazze'nin kıta sahanlığındaki enerji kaynakları İsrail'in olacak” diyor...
***
ABD desteğiyle Gazze’yi yerle bir ettikten sonra, Lübnan’da içine patlayıcı yerleştirilmiş cep telefonları ve çağrı cihazları vererek, Hizbullah’ı çökerten, bu sayede Suriye’de İran ile Rusya’yı devre dışı bırakan, HTŞ’yi iktidar yapan ve Suriye’nin askeri alt yapısını yok eden İsrail, bütün bunları Hamas saldırısını bahane ederek yapmadı mı?
Güdümlü örgütlerle, ABD ve İsrail, bölgedeki bütün devletlere boyun eğdiriyor... ABD, şimdi de Suriye’deki askerlerini çekmekten söz ediyor. “Abdullah Öcalan, gelsin Meclis’te konuşsun” çağrısı ve ardından “süreci baltalayacağız” diyen Ümit Özdağ’ın tutuklanması, bu olaylardan bağımsız değil...
Yalnız, ABD, sonunda “şah mat” diyebilmek için İran’a karşı kullanmak istediği Türkiye’ye, PKK/PYD/YPG gibi örgütleri yani piyonlarını yem olarak verebilir... Öcalan’ı da Türkiye’ye ABD vermemiş miydi?
Arslan BULUT(Yeniçağ)